T.C. Mİllî Eğİtİm BakanlIğI
DENİZLİ / TAVAS - KOZLAR ORTAOKULU

VELİLERİMİZE AÇIK MEKTUP 1

Sayın velimiz, günümüzde anne – babaların (ebeveyn) çocuklarla ilgili tutumlarına ayna tutan bir yazı paylaşıyorum. Tutumlarımızı gözden geçirelim ve kukla ebeveyn nitelemesi dışına çıkarak çocuklarımızı hayata hazırlarken akılcı, realist, pozitif tavırlar takınalım ki çocuklarımızın geleceğine olumlu katkı verelim. Bu ümit ve beklentiyle aşağıdaki fikir ve gözlemlerimizi sizle paylaşıyoruz. Yararlı olacağını umuyor; sağlık, afiyet diliyorum. 01/03/2024

Şakir KUNDAK

Kozlar Ortaokulu Müdür V.

Günümüz ailelerini gözlemlediğimizde çoğunda çocuk üzerinde anne-baba otoritesinin oluşturulamadığını adeta çocuklarının kuklası haline geldiklerini görüyoruz.
İpler çocukların ellerinde…
Etkili anne-baba tutumuyla rehberlik edip, yaşam tecrübelerini çocuğuna aktarmaktan uzak bir ebeveyn rolü sergiliyorlar, çocuğuna kural koyamıyor, sınır çizemiyor. 
         Çocuklar davranış eğitiminden yoksun, bencil, sağlıklı iletişim kuramayan, duyarsız ve sadece kendi mutluluk planı üzerine  yaşayan bireyler olarak yetişiyor.
         Çocuklar, anne-baba rolünü, anne-babalar da çocuk rolünü üstlenmiş durumdalar…
          Sınırsız, kuralsız, özgürlüğün de ötesinde  haklar tanınmış bir nesil söz konusu.
          Etkisizleşmiş, yetkisizleşmiş, kontrolü çocukların elinde olan bir ebeveyn anlayışı hakim.
          Saygısızlığı, şımarıklığı, bencilliği öz güven olarak tanımlama gafleti içinde ebeveynlerin büyük çoğunluğu.
          Hiçbir hayat tecrübesi olmayan, doğruyu yanlışı ayırt edici yetiye sahip olmayan çocuklar anne baba üzerinde hakimiyet kurmuşlar, onlar anne ve babaları yönlendiriyorlar.
          Aile içinde karar mercii çocuklar olmuş ne yazık ki…
          Anne babalarını çocuk gibi azarlayan, kendi yapması gereken iş, görev ve sorumlulukları anne babasına yaptıran, anne ve babasını hizmetkarı gibi gören, ,çocuklara şahit oluyorum… 
         Demokratik anne ve babalar olmak, çocuklara bir birey olduğunu hissettirmek olaylar ve durumlar hakkında karar yeteneğini geliştirebilmek, günlük hayattaki problemlerle baş etmesini  sağlamak ve hayata hazırlamak için, çocuğun fikri alınması gerektiği, önerisi sanırım yanlış anlaşıldı, demokrasinin ucu kaçırıldı.
         Çocuğun yaşına ve seviyesine uygun durum ve olaylarda çocuğun fikrine başvurmak gerektiği göz ardı ediliyor. 
          Öte yandan, çocuğun fikrini almak, istişare yapmak  yerine çocuğun fikri karar olarak görülüyor ve evde yönetim mekanizmasının başına çocuk geçiriliyor. Çocuğun fikri alınır, dikkate değerdir ancak son kararı anne baba vermelidir. Çocuğun fikri karar değildir.
          Şimdilerde çocuklar  çoğunlukla anne ve babaları üzerinde otorite sahibiler. Her şeye çocuklar karar veriyor, ebeveynleri çocukları yönlendiriyor.
         Çocuklar kim hakkında, ne hakkında, ne diyorsa, ne düşünüyorsa ebeveyn tarafından onaylanıyor, sorgulanmıyor.
         Aile içinde otorite boşluğu yaşayan bu çocuklar, okulda da öğretmenleri otorite olarak görmüyor, öğretmeni dinlemiyor, önemsemiyor, ciddiye almıyor ve okul kurallarını reddediyor.
        Kuralsız okul, otoritesiz öğretmenle okul da işlevini yitiriyor ve okulda eğitim, öğretim alması imkansızlaşıyor maalesef…
        Ve ne yazık ki otoritesiz ebeveynlerin yetiştirdiği çocuklar  hayata atıldıklarında  ehliyetsiz şoför gibi olacaklar…
         Trafik kurallarını bilmeden, aracı kullanma becerisi olmadan araç kullanmaya kalkanların nasıl ki kaza yapmaması imkansızsa; davranış eğitimi almadan, yetkin ebeveyn rehberliğinde büyümeden çıkılan hayat yolculuğunun da telafi edilemez kazalarla sonuçlanması ihtimali  çok yüksektir.
        Sonuç olarak; öz denetim becerilerine sahip (kendi söz ve davranışlarını kontrol edebilen), ait olduğu toplumun bir üyesi olarak ayakları yere sağlam basan, karşılaştığı problemlere çözüm üretebilen, haklarını bilen ve bununla beraber başkalarının da haklarına saygı duyabilen, sınırlarını  koruyabilen nesiller yetiştirebilmek için kukla ebeveyn anlayışından kurtulmamız gerekiyor.
        Toplumsal yaşamın düzene oturabilmesi, eğitim ve öğretimde kalitenin yakalanabilmesi için kukla ebeveyn tutumu yerine etkili ve bilinçli ebeveyn  modeline geçiş yapılmalı.
        Aksi takdirde kimse okullarda eğitim ve öğretimde kalite beklentisi içine girmemeli.
        Kukla ebeveynlerin ellerinde büyüyen nesli eğitmek, davranış değişikliği yapmak, okul ve toplum kurallarını benimsetmek, akademik anlamda geliştirmek mümkün olmuyor.

Paylaş Facebook  Paylaş twitter  Paylaş google  Paylaş linkedin
Yayın: 01.03.2024 - Güncelleme: 01.03.2024 14:08 - Görüntülenme: 31
  Beğen | 0  kişi beğendi